E-ISSN: 1309-5749 | ISSN: 1018-8681 | Join E-mail List | Contact | Twitter
1Bakırköy Mental Health and Neurological Diseases Training and Research Hospital, 1. Neurosurgery Clinic
Dusunen Adam Journal of Psychiatry and Neurological Sciences 2003; 16(1): 57-64
Full Text PDF Full Text PDF (Turkish)

Abstract

Gliomas are the largest group of CNS tumours derivina from the neuroglia. Glioblastoma multiorme is the commonest primary malignant brain tumour and has the poorest prognosis. Despite the advanced surgical and radiotherapy techniques, five year survival rate is less then 5. Ausman, in 1970, emphasized the importance of genetric. immunologic and potential chemotherapeutic approaches in the treatment of primary malignant brain tumours, and exactly for 20 years these approaches have been tested on experimental glioma models. In this study. experimental C6 glioma model was examined for technique and migration criterions. 16 rats were used. C6 glioma cells were implanted into the left frontal region of the rat brains. The rats were seperated into 4 groups according to the amount of cells implanted. In each group there were 2 Wistar and 2 Sprague-Dawley rats. Tumour formation was directly proportional to the amount of cell implanted. Tumour cells were seen in forms of a layer around the brain stern and temporo-basal region far from the implantation area. These findings indicated the invasion and migration.

As a result, wc believe that with the C6 rat glioma model that was invastigated in the research laboratory of our institution, proved to be a satisfactory animal model to study certain therapeutic aspects of malignant glial tumors.


Deneysel C6 Glioma Modelinde Teknik ve Migrasyon Yönünden Bir İnceleme
1Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 1. Nöroşirürji Kliniği
Dusunen Adam Journal of Psychiatry and Neurological Sciences 2003; 1(16): 57-64

Santral sinir sistemi tümörlerinin en büyük grubunu glial hücrelerden gelişen ve genel olarak glioma olarak adlandırılan tümörler oluşturur. Glial tümörlerin en sık görüleni glioblastoma multiformedir. İleri cerrahi ve radyoterapi tekniklerine rağmen 5 yıllık yaşam oranı % 5'ten azdır. 1970 yılında Ausman primer malign beyin tümörlerinin tedavisinde genetik, immünolojik ve potansiyel kemoterapötik yaklaşımların önemini vurgulamıştır. 20 yıldır deneysel glioma modeli kullanılarak bu yaklaşımlar denenmektedir. Bu çalışmada deneysel C6 glioma modeli oluşturulma tekniği ve bu tümörün migrasyon özelliği incelendi. Model için 16 sıçan kullanıldı . C6 sıçan glial tümör hücreleri sıçanların beyinlerinin sol frontal bölgesine implante edildi. Sıçanlar implante edilen hücre miktarına göre 4 gruba ayrıldı . Her grup 2'şer adet Wistar ve Sprague-Dawley sıçandan oluştu. Her gruba farklı sayıda C6 sıçan glial hücresi implante edildi. Tüm sıçanlarda histopatolojik tetkikle tümör oluşumu saptandı . Gelişen tümörün çapı implante edilen hücre sayısı ile doğru orantılı bulundu. Primer implantasyon bölgesinin haricinde beyin sapı ve temporobazal bölgede tabaka halinde tümör hücreleri görüldü. Bu bulgu migrasyonu göstermektedir.

Sonuç olarak, Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahisi Kliniği Departmanı Araştırma Laboratuvarı'nda gerçekleştirdiğimiz bu standartlara uygun C6 sıçan glioma modeli ile glioblastoma multiforme gibi prognozu halen yüz güldürmeyen süreçlerin tedavisi için yeni projelerin ülkemizde de denenmesine olanak tanıyacağına inanıyoruz.